Cuma, Temmuz 22

İyi misin, mutlu musun?

Oğlum için yazdığım blogta, yaşgününde, ona kendimce öğütler verdim.

Eh, insanoğlu kendini görmez çoğu zaman di mi?
Kendini matah zanneder, karşındakine öğütler verir...

Bu da benim kulağıma küpe olsun...

---------------------------------------------------------------------

Önümüzdeki hafta tatildeyiz... Bu ara bana iyi gelecek... evet, evet, çok iyi gelecek :)

---------------------------------------------------------------------

"Nasılsın? İyi misin?" diye sordu annem. "İyiyim" dedim; adettendir ya...

Kısa süren telefon konuşmasının ardından, nereden esinlendiğini bilemediğim bir düşünce huzursuzluk verici bir saplantı halinde saatlerime mal oldu.

Otuz yedi yaşımdayım ve bu yaşıma kadar bir kez olsun "Mutlu musun?" diye sormamıştı.
Ne kadar düşünsem de anımsayamadım. Eminim ki sormuş olsaydı hatırlardım.

"İyi" olmakla "Mutlu" olmak arasındaki fark... Meğer ne büyükmüş.

Tut ki üç yaşında bir çocuğun var. Mesai saatlerinde ona bakabilecek bir bakıcı arıyorsun. İki aday buldun. Birinci aday çok titiz. Uyku saatleri konusunda despot, yemek zamanı ve dengeli beslenme konusunda ise bir uzman. Hijyen desen ondan sorulur.

İkinci bakıcı ise sanırım biraz zıpır. Zeki bir kıza benziyor. Bebek onu daha çok sevdi. İyi anlaştılar. Hangisini tercih ederdin?

İlk bakıcıyı seçersen çocuğun sağlıklı olur. Temiz bir ortamda düzenli bir hayat sürer. Dengeli beslenir, zekâ gelişimine yararı olacak oyunlar oynar.
İyi olur yani.

İkinci bakıcıda ise üşüyüp hasta olabilir. Çikolata, dondurma, cips ve benzeri abur cuburla beslenme riski söz konusudur. Eve döndüğünde çamurlara bulanmış, kum havuzunda tepinmekten giysileri kum içinde kalmış, paçaları ıslak bir çocukla karşılaşabilirsin. Gün boyu çığlık çığlığa kahkahalar atmaktan bitkin düşmüş yavrunu, halının üzerinde uyumuş kalmış bulabilirsin.

Geçirdiği harika günün gülümsemesi, uykuya teslim olmuş yüzündedir; kim bilir hangi burun üstü çakılmadan armağan alnındaki çizikler ve son çikolatanın dudağının kenarında kalmış lekesi de... Bebek mutludur.

Bir bebek söz konusu ise eminim ki çoğunluk ilk bakıcıyı tercih edecektir.

Peki ya bu yazıyı okuyan sen...
Mutlu musun? İyi misin?

İkisi birden olabilir misin? İyi düşün ve kendine karşı dürüst ol.

Bu aralar annem, evlenmem konusunda üzerimdeki baskılarını artırdı. Bir yığın aday bulup karşıma dikiliyor. Adaylar ona göre mükemmel. Evinin kadını olabilecek, beni derleyip toparlayacak, hayatımı düzene sokacak kızlar.

Tabii ki kişilikleri de aynen öyle. Hepsi öncelikle birer anne adayı. Eş değil, yoldaş değil. "Keşke anne olacağımıza, öncelikle bir sevgili ve bir eş olabilseydik" diyecekleri yaşlarına henüz gelememişler. O geri dönüşü olmayan zamana...

Anneme rest çektim. Mutluluğu seçiyorum.

Açlıktan ölmeyecek kadar yiyeceğim. Canım istediğinde uyuyacağım. Ertesi gün iş yerimde uykusuzluktan gebereceğim. Parasız kaldığımda rakı veya bira yerine ucuz şarap içeceğim. Hayatımla ilgili hiçbir plan yapmayacağım.

Hafta sonlarımda ve tatillerimde sadece olmak istediğim yerde olacağım.

Çocuğumu ikinci bakıcıya vereceğim ve tekil şahıs kipiyle kurduğum tüm bu cümleleri çoğul yapabilecek kadına elimi uzatacağım...

İktisat teorisi: Ders 1, yaş 35:
Sermaye belirsizliğinde, günlük kâr esasına dayalı ticari yöntemler geçerlilik kazanır.
Ömürden daha belirsiz bir sermaye var mıdır?

O halde: Bu gün, yarından arttırdığımla yetinmeyeceğim; yarına, bugünden arttırdığımı bırakacağım.

Sorumsuz olduğumu düşünenlerle musalla taşında dalgamı geçeceğim :

"Nasılsın? İyi misin?"

İyiliğin ölçütü soruyu sorana göre değişir.

Sana göre iyi değilim anne , ama mutluyum!

-----------------------------------------------------------------

Yazan:  Faik Murat Muftuler

11 yorum:

  1. Bu gün, yarından arttırdığımla yetinmeyeceğim; yarına, bugünden arttırdığımı bırakacağım harika bir cümle, çok güzel yazmış yazan.Keşke bende aynı şeyi yapabilsem:))

    Bu arada iyi tatiller Sibel...

    YanıtlaSil
  2. Mutlumusun sahi? bana fırtınalar var ama sırıtıyorsun gibi geliyor bir zamandır :)

    YanıtlaSil
  3. Aylacım, ismini sonradan öğrenip, ekledim yazıya. Artık takipçisiyim :)
    Teşekkür ederim :)))

    Syrakusa, çaktırma kimseye, aramızda kalsın ;)

    YanıtlaSil
  4. Aynı soruyu bende sormak istiyorum sana
    mutlumusun?yoksa iyimisin?
    birde kendime sordum mutluyum ama iyi değilim
    peki bu nasıl birşey dersen anlatması güç
    sanırım bugünden sonra hem mutlu hem iyi olucam çünküüüü mutlu ama iyi olmamama sebep olan işime son veriyorum.
    artık hem öutlu hem iyi olma zamanı
    yazıyı çok beğendim ve takrar soruyorum
    sen hem mutlu hemde iyimisin?

    YanıtlaSil
  5. bu arada sanırım ben 2. bakıcıyla 1. bakıcı arasında karma yapardım.
    :)
    hiçbir zaman düzenli dakik dediğim dedik bir anne olmadım bunuda istemedim çok kuralcı ve katı olmaktan nefret ederim.
    çocuk çocuktur bırakın bunun tadına varsın.2 bakıcıyla geçirdiği kahkahalı dakikaları hiçbirşeye değişmem beni,m için önemli olan onun mutlu gülen yüzler arasında büyümesi
    seni öpüyorum sibel 'cim

    YanıtlaSil
  6. Zoldom, sen işine son verdin ve bana haber vermedin öyle mi? alacağın olsun!

    Mutlu muyum iyi miyim kısmına gelince... bende kalsın ;)

    ve çocuk... çocuk gibi yaşamalı işte. bunu ona verebilecek bir bakıcı tercih ederdim açıkçası... eğer bakıcı tutmuş olsaydım tabii :)))

    YanıtlaSil
  7. bana sorma.
    ben mutlu olsam bile fark etmem. çünkü nasılsa bozulur başkası bozacağına ben bozayım hali var. böyle büyüdüm, bu yaştan sonrada değişmez

    YanıtlaSil
  8. Sahi mi? oysaki ben sana baktığım zaman mutlu bir kadın görüyorum Baharım :)))

    YanıtlaSil
  9. muş. gibi yapmayı öğrendim ama :D kötü ama böyle. diyorum ya bana ikinci saklı bi blog gerek.

    YanıtlaSil
  10. Deli annenin bloğunda dün okumuştum Dostoyevskinin bir sözünü çok da hoşuma gitti.
    'mutsuz olmadığımızı fark ettiğimizde mutluyuzdur aslında'
    çoku beklemekle olmadığını elindekinin değerini arttırmayı kendimce öğrendim

    evet mutluyum..

    YanıtlaSil
  11. Gün boyu çığlık çığlığa kahkahalar atmaktan bitkin düşmüş yavrunu, halının üzerinde uyumuş kalmış bulabilirsin.Geçirdiği harika günün gülümsemesi, uykuya teslim olmuş yüzündedir; son çikolatanın dudağının kenarında kalmış lekesi de...zaten bunlar yeterlidir mutluluk için çünkü bebek mutlu...bırakta ikinci bakıcıyla kalsın,mutluluğu öğrenip etrafına mutluluk saçabilsin misali.insan mtluluğu birazda kendi yaratır.bende mutlu olabilenlerdenim sanırım.

    YanıtlaSil